“Savaşın zulmettiği herkesin hayatlarını güven ve barış içinde devam ettirebilmeleri için bu tedavi şansına sahip olmasını çok isterdim.” Bu ifadeler, savaşın tüm acılarını tatmış ve insan aklının hayal dahi edemeyeceği trajedileri yaşamış olan on iki yaşındaki R.G’ye ait. Ailesinden diğer altı kişi katli ile babasının gözleri önünde öldürüldüğü ve yine ailesinden üç kişinin tecavüze uğradığı korkunç katliamlara şahit olmuş. Bunun yanında  ölmek üzereyken böyle bir saldırıya uğradığı köyünden kaçmaya çalışırlarken tüm bu yaşadıkları adeta aklını kaçırmasına sebep oldu ve kendisini delirmiş olarak addetmeye başladı. Sanki bu yaşananlar savaşın arsız alevlerini doyurmamıştı. Lakin Betül, defalarca ve çok zor şartlarda bir yerden bir yere taşınmaktan artık çok yorulmuştu ve iki yıl boyunca okulunu bırakmak zorunda kalmıştı haliyle bu durum derslerinde oldukça gerilemesine sebep olmasının yanı sıra ailesinden ayrılmasına yol açmıştı. Çünkü en büyük kardeş olması nedeniyle ailesinin sorumluluğunu almak zorundaydı. Zira annesi, bu katliama şahit olduktan sonra beş kardeşinin bakımını üstlenemeyecek durumdaydı. Tüm bu yaşanan trajediler her insanı ruhsal olarak çöküntüye uğratacak türdendi. Annesi bu halde iken daha on iki yaşını bitirmemiş, küçük, hassas bir kız çocuğu acaba ne halde olurdu? İşte tüm bu yaşanan kaoslar, bu kırılgan çiçeğin ruh yapısında büyük yıkımlar meydana getirmiş. Yetim kalmanın acısı, hüzün bulutları, yokluk ve ümitsizlik bu yavrucağı adeta esir almış. Ta ki Gaziantep’teki Rehabilitasyon Merkezinde tedavi sürecine başlayana kadar…Öyle ki tedavinin başlangıcında oldukça kötü durumdaydı. Titrek, donuk ve adeta sızlanan bir ses tonuyla konuşuyordu. İlk seanslarda yaşadığı travmayı anlatıp içini dökmesi için fırsat tanındı ve duyguları sakinleşince psikolojik yıkımların tedavisinde fizyolojik temelli bir terapi şekli olan EMDR metodunun ışığında tedaviye başlandı. Zamanla iyileşme belirtileri görülmeye başlandı. Dokuzuncu oturumdan sonra geçmişteki tüm travmatik olayları acı çekmeksizin, rahatsız olmaksızın hatırlayabildi. Bunun yanı sıra geleceğe dair korkusu izole edildi ve daha iyimser olarak düşünmeye başladı. Derslerindeki eksikler tamamlandıktan sonra eğitimine fark edilir derecede yetişip uyum sağlayabildi. Dolayısıyla kendine olan güveni arttı ve çevresindeki şartlara daha iyi uyum sağlama süreci yaşamaya başladı. En önemlisi de kaybolan hayatını geri kazanma şansını yakaladı.